Hamilelikte Aşırı Sıcaklara Maruz Kalmak, Çocukların Sağlığını Ömür Boyu Etkileyebilir

sıcaklık
Paylaş

İklim değişikliği, halk sağlığını tehdit eden en büyük faktörlerden biri olarak kabul ediliyor. Küresel ısınmanın artan sıcaklıklarla birlikte, özellikle hamile kadınlar ve çocuklar gibi daha hassas gruplar üzerindeki sağlık etkileri giderek daha fazla endişe yaratıyor.

Hamilelik sırasında aşırı sıcağa maruz kalmanın, erken doğum ve ölü doğum gibi riskleri artırdığı bilim insanları tarafından daha önce yapılan çalışmalarla gösterilmişti. Ancak, Johannesburg’daki Witwatersrand Üniversitesi’nden Profesör Matthew Chersich ve Araştırma Görevlisi Darshnika Pemi Lakhoo’nun yürüttüğü yeni bir inceleme, bu risklerin ötesine geçerek, doğmamış çocuklar üzerindeki uzun vadeli etkileri de ortaya koydu.

Çeşitli Etki Yolları

Araştırmacılar, aşırı sıcağın doğmamış bebekler üzerindeki etkilerinin birden fazla sorunu beraberinde getirebileceğini belirtiyor. Bu sorunlar arasında anne sağlığının bozulması (preeklampsi ve diyabet gibi), bebek gelişiminin doğrudan etkilenmesi, erken doğum riskinin artması ve bebeğin DNA’sında epigenetik değişikliklerin meydana gelmesi gibi etmenler yer alıyor.

Özellikle dikkat çekici bir bulgu ise, bazı çalışmalarda, doğmamış bebeklerin telomerlerinin kısalması oldu. Telomerler, DNA’nın uç kısımlarında bulunan ve hücrelerin yaşlanma sürecini belirleyen yapılar olarak bilinir. Telomerlerin kısalması, daha kısa bir ömür ve daha yüksek hastalık riski ile ilişkilidir.

Uzun Vadeli Etkiler

Chersich ve Lakhoo’nun incelemesine göre, hamilelik sırasında anne karnında aşırı sıcaklara maruz kalan bireyler, yaşamları boyunca önemli sağlık ve sosyoekonomik sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Araştırma, 100 yılı aşkın bir süreyi kapsayan 29 farklı çalışmayı değerlendirerek, eğitim performansında düşüş, düşük gelir düzeyleri, kalp hastalığı, hipertansiyon, çocukluk astımı ve zatürresi gibi çeşitli sağlık sorunlarının aşırı sıcaklarla ilişkili olduğunu ortaya çıkardı.

Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir çalışma, hamileliğin ilk dönemlerinde sıcaklıkların 32°C’yi aştığı her ek gün için, çocukların 30 yaşına geldiğinde yıllık gelirlerinin 56 ABD doları azaldığını belirtiyor (2008 yılı eşdeğeri).

Çalışmanın diğer sonuçlarına göre, Afrika’da hamilelikte ısıya maruz kalmanın artmasıyla birlikte çocuklarda yetersiz beslenme riski de arttı. ABD’de yapılan başka bir araştırmada ise obezite riskinin artmasıyla sıcaklığın bağlantılı olduğu bulundu.

Benzer şekilde, hamilelik boyunca sıcaklıktaki her santigrat derece artışın çocukluk çağı zatürre riskini %85 oranında artırdığı da görüldü.

Çalışma ayrıca, aşırı sıcağa maruz kalma etkilerinin dişi fetüslerde daha belirgin olduğunu gösterdi.

Acil Eylem Çağrısı

Chersich ve Lakhoo, araştırmalarının sonuçlarının endişe verici olduğunu ve hamile kadınların aşırı sıcaklardan korunması için bireysel, toplumsal ve küresel düzeyde acil eylem planları yapılması gerektiğini vurguladı.

Bu içerik, Profesör Matthew Chersich ve Darshnika Pemi Lakhoo’nun The Conversation üzerinde yayımlanan çalışmasından derlenmiştir.

Paylaş